2.12.11

Le Konser De Wild Beasts

Dün akşam çok uykum vardı, o yüzden Salı günü gitttiğim güzelim Wild Beasts konserinden bahsedemedim. Ya arkadaslar bu İngiliz muziğinin harika durumu nedir? Nedir bu adamları müzikte bir numara yapan şey? Çok sosyolojik bi mesele, şimdi girmeyelim oralara, emma velakin kendimi mutlu hissettiğim pek çok gurubun, şarkıcının İngiliz olması elbette rastlantı değil!

Wild Beasts Babylon'da 1,5 saat boyunca şarkılarını tertemiz söyledi. Ses düzeni harikaydı. Mesela geçen Cuma geceki Baba Zula konserinde baslardan bi ara kulaklarım patlayacak sandım. Adeta düğün sarayı kıvamında bir ses düzeni vardı. Hatta ilginçtir Twitterdan babylonculara "Acil, baslari duzeltin" diye tweet attım ama yanıt ya da iyileştirme yoktu. Oysa ki Wild Beast konserinden sonra gene Babylonculara harika bir konserdi diye tweet attım, retweet ettiler hemen! Neyse neyse ara yollardan çıkmalıyım ve konsere dönmeliyim.

Haydn Thorpe ve Tom Fleming vokallerde çok uyumlular. Hayden'ın öyle temiz, yüksek oktavlara çıkabilen bir sesi var ki ister istemez ne söylediğini anlamaya çalışıyorsunuz. Hele de benim gibi lirik manyağı birisi için öylesi bir sesin söylediği güzel sözler taaaaaaa kalbinize yerleşiveriyor. Tom Fleming daha bariton ama onun esas özelliği de, bence, şarkı söylerken adeta transa geçip ilginç hareketlerle kafa sallayıp, sahnede bir kac tur dönmesi. Davulcu Chris Talbut ve Gitar da Ben Little da harikaydılar. Bütün beklenen favorileri söylediler. End come too soon ile bitirdiler ki bütün Babylon çıt çıkaramadan mıhlandı kaldı. Wild Beasts duymadıysanız, loop the loop, hooting and howling, two dancers başlangıç için tercih edilebilecek şarkılardır.

SONUÇ: Konsere gitmek candır. :) Müzik ise canan.

NOT: Kış en sevdiğim mevsimdir. Fakat siz siz olun üşütmeyin e mi sevgili blogseverlerim. Hadi kalın sağlıcakla.

Hiç yorum yok: