1.5.10

Çeşitli Naiflikler

Resim:Dmitry Bukhrov

işte naifliklerimden örnekler:

- Efendiiiim... az gittim, uz gittim, dere tepe düz gittim lafındaki düz gitmenin, aslında pek iyi bildiğimiz ve "kavgada her türlü küfrü etti" anlamında kullandığımız deyimdeki düz gitmek ile aynı olduğunu, ahanda işte tam da şu anda farketmiş olan bir insan evladıyım. Bu ne naiflik ey güzel insan!?

- Seneler seneler boyunca, "ya ben 'lardaaaaa yüzen alsancak' ne demek anlamıyorum" diye düşünüp bir yandan da "vardır bir sebebi koca istiklal marşında "diye kendini avutmuş bir insan evladıyım. Bu ne naiflik ey güzel insan!?

- Hele, "Diiiiir o benim milletimindir" deki "dir" ne demektir diye hep kendi kendime sormuş ancak gene istiklal marşına olan saygımdan ağzımı açıp kimselere söyleyememişimdir derdimi.

- Pencerenin vasistasının Almanca Was ist das'dan (Türkçe meali "bu nedir?" ) geldiğine annemi inandırdım ki ben de buna inanmak istiyordum. Çünkü nihayetinde benim için hiç bir anlam ifade etmeyen bir kelimeydi vasistas. Was ist das diyerek hiç olmazsa bir sorgulama vurgusu kazanıyordu. Hala da böyledir benim için.

- Tatlı kaşığına insanoğlunun neden ihtiyaç duyduğunu ancak birkaç sene önce bebeğime mama yedirirken anlayabildim.

Resim: Henri Rousseau

"Kendin pişir kendi ye" yemek kültürünü, kendimce, "kendini pişir kendini ye" diyerek andım sanırım 9 yaşıma kadar falan. Babam en sonunda "kızım yeter gari koca kız oldun, kendini pişirip yiyecek halin yok, de mi? " dediğinde "haaa doğru ya ben o zaman zaten pişmiş oluyorum nasıl yiyebilirim ki kendimi diye düşündüm.

Eh işte artıkın gari tüm bunlar mı naifliktir, yoksa bu durumları naiflik diye adlandırmam mı naiflik onu da ben bülemücün.

Hiç yorum yok: