20.7.11

Hearts and Bones ya da Bir Paul Simon Konseri

Eveeeeeet sayın seyirciler ve dinleyiciler,

yeni bir kültür sanat etkinliği ile karşınızdayım. Keh küdü keh keh...

Bu akşam Paul Simon'ı dinledim Cemil Topuzluda. Oldum olası sevmem oranın ses düzenini ama konumuz o değil :) Eh, Rock'n Coke'a gidemediydim, Paul Simon konseri bana Roskilde sonrası iyi geldi.

Pek çok güzel, en güzel, pek tatlı, pek şeker bir Paul Simon vardı. Var ya herşeyi söyledi. Bi tek Mrs. Robinson söylemedi yani öyle diyeyim size. Setlist'e şuracıktan ulaşabilirsiniz.

Bu Cemiz Topuzluda oturma düzeni meselesi var ya, kanımca pek feci bi şey. Neyse ki ben ucuz yerden bilet aldim ve yerimi pas geçerek kendimi doğruca köşedeki büfenin oraya atarak konseri ayakta ve dansederek dinledim. Aman da aman, ne güzeldi. Sound of Silence olsun, Dazzling Blue olsun, Still Crazy after All These Years Olsun, Rewrite olsun, Hearts and Bones olsun hepsi beni mutlu etti. Siz de mutlu olun e mi? Bence Paul Simon da çok mutlu oldu, çünkü bir kaç istek şarkı ismi böğüren hariç, iyi bir seyirci vardı :)

70 yaşındaki bu müzik adamına teşekkür edesim var.

Hey baksanıza ne diyeceğim: İyi ki müzik var değil mi? İyi ki...

Şimdi büyük bir feyk atacağım sizlere. Paul Simon şarkısı değil ama tam da şu anda dinlemekte olduğum nefis bir şarkıyı paylaşacağım. Şarkıyı keşfetmemi sağayan Bir Baba Indie'ye teşekkürlerimle. Hadi dinleyelim ve daha güzel olalım.

Kendini perşembe sanan bir Sali gecesinden ya da Çarşamba sabahından sevgilerle.


Hiç yorum yok: